Hayatınızda sürekli olarak size duygu dalgalanmaları yaşatan biri var mı? Bir gün dostça davranan başka gün size iten birisini tanıyor musunuz? Bir aile üyeniz ya da arkadaşınız duygusal olarak yüklü konuşmaları sürekli olarak erteliyor, durduruyor veya kapatıyor mu? Bazen o kişi siz misiniz ? Bu soruların herhangi birine “evet” cevabını verdiyseniz, Pasif Agresif Kişilik Bozukluğu ile karşı karşıyasınız.
Yapılan araştırmalar çocukluk çağında başlayan pasif agresif kişilik bozukluğunda en büyük faktörün bireyin olumsuz duygularını yönetmek ve öfke ile baş etme konusunda kararsız olduğunu göstermiştir. Birey yaşadıkları karşısında doğru tepkiyi seçememesinden kaynaklı duygularını doğru ifade edemez ve pasif agresiflik yolunu tercih eder.
Pasif agresif bozukluğu olan kişiler karamsar, verimsiz, muhalif, uyumsuz ve huysuz davranışlar ortaya koyarlar. Birey kendini mükemmel ve kusursuz bulurken hatanın karşı tarafta olduğunu savunur. Ancak tepkileri örtülüdür ve öfkelerini ifade etmek için dolaylı yolları tercih ederler. Doğrudan çatışmadan kaçınarak güçsüzlük ve çaresizlik hissiyle düşmanlık sergilerler.
İstediklerine ulaşma yolunda açık bir iletişim gerçekleştirmedikleri için sinir bozucu bir durumla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Pasif agresif kişilik bozukluğunda en çok görülen belirtiler:
Günlük işlere karşı pasif olarak direnç göstermek.
Sürekli olarak takdir edilmemekten ve yanlış anlaşılmaktan şikayet etmek.
Otoriteyi eleştirmek ya da küçümsemek.
Şanssız olmaktan yakınmak ve abartılı şekilde bunu dile getirmek.
Saldırgan davranışlarda bulunurken diğer yandan pişmanlık duymak.
Sürekli yorgun ve asık suratlı gözükmek.
Sorunlarla yüzleşmekten kaçmak ve verilen işleri sürekli ertelemek.
Gelecekle ilgili kaygı ve çaresizlik.
Değersizlik ve hayal kırıklığı hissetmek.
Tedavi
Pasif agresif kişilik bozukluğu tedavisinde başlıca uygulama psikoterapidir. Bu aşamada bireyin duygu ve düşünceleri karşısında ortaya koyduğu tepki ve davranışlar ele alınır. Terapi çocukluk yıllarından itibaren kökleşmiş davranışların üstesinden gelmek için çok yoğun ve uzun süreçte gerçekleştirilebilir. Hastanın tedaviye bilinçli ve rahatsızlığının farkında olarak gitmesi süreci hızlandırmaktadır.
