Günümüzün hızlı hareket eden dünyasında boş zaman süreleri giderek azalmaktadır. Buna rağmen bireylerde ve ailelerde boş zaman aktivitesi eksikliği vardır. İnsanlar zamanla teknoloji kullanımında daha akıllı hale gelip akıllı telefon kullanımında ustalaşmalarına rağmen duygusal yönden zekalarını geliştirme gerçeğini görmezden gelmektedirler.
Duygusal zeka, kişinin kendi duygularını tanıma ve kontrol etme kabiliyeti ile ilgilidir, aynı zamanda söz konusu duyguları durumların gerektirdiği en uygun tepkiye sahip olacak şekilde kullanır. Aynı zamanda kişinin başkalarının duyguları hakkındaki farkındalığı ve duyarlılığı ile de bağlantılıdır.
Duygusal zekanın öncü tanımı, 90’larda John Mayer ve Peter Salovey tarafından yapıldı. Duygusal zeka (Emotional Intelligence EI), benliğin ve başkalarının duygularını tanımlamak, anlamak, kontrol etmek ve değerlendirmek için kullanılan yeteneklerin toplanmasını ifade eder.
Duygusal zeka kategorileri
Amerikalı bir psikolog olan Daniel Goleman, Duygusal zekanın beş farklı kategoride halkın anlayabileceği bir biçime getirilmesine yardımcı oldu:
1.Öz farkındalık: Kişinin kendi duygularını ve bu duyguların başkaları üzerindeki etkilerini tanıması ve anlaması yeteneğidir. Temel olarak, içgözlemsel öz-değerlendirmenin ilk ve en önemli adımıdır ve psikolojik yapımızın daha sonra değişim için hedefleyebileceğimiz davranışsal ve duygusal yönlerini tanımlamasını sağlar.
2.Otokontrol: Bu kişinin olumsuz ya da yıkıcı duygularını yönetme ve koşullardaki değişikliklere uyum sağlama yeteneğidir. Otokontrol konusunda yetenekli kişiler çatışmayı yönetme konusunda çok başarılıdır, değişime iyi uyum sağlarlar ve sorumluluk alma olasılıkları daha yüksektir.
3.Motivasyon: Dışarıdan başkaları tarafından övülmek veya ödüllendirilmek yerine kendini tatmini sağlamaya odaklanarak motive etme yeteneğini içerir. Kendilerini motive edebilen bireylerin daha kararlı ve hedef odaklı olma eğilimi vardır.
4.Empati: Bu, başkalarının nasıl hissettiğini tanıma ve anlama, sosyal durumlarda ise bir karşılık vermeden önce bu duyguları dikkate alma yeteneğini gerektirir.
5.Sosyal beceriler: Duygusal anlayış yoluyla başkalarının duygularını yönetme ve bunu aktif dinleme, sözel ve sözsüz iletişim gibi becerilerle zenginleştirerek insanlarla ilişki kurmak için kullanma becerisidir.
Kategoriler, bu becerilerin ilişkiler, iş ve hatta fiziksel sağlığımızda başarımızı nasıl belirlediğini göstermektedir.
Duygusal zekanın faydaları
Sonuç olarak, duygusal zekanın kendi duygularınızı ve çevrenizdeki insanların duygularını tanıma, anlama ve ele alma yeteneği olduğunu söyleyebiliriz. Duygusal olarak gelişmiş olmak her insan için önemlidir.
Duygusal zeka, anlamlı insan ilişkileri kurmanın ve geliştirmenin ayrılmaz bir parçasıdır. Araştırmacılar, yüksek duygusal zeka ve kişilerarası ilişkilerde daha başarılı olanlar arasında önemli bağlantılar bulmuşlardır. Daha yüksek duygusal zeka seviyeleri sergileyen katılımcıların, empati, bakış açısı alma, başkalarıyla işbirliği, sevgi ve daha tatmin edici ilişkiler geliştirme ve genel olarak sosyal becerilere daha fazla meyilli oldukları görüldü.
Duygusal zekanın faydaları muazzamdır; duygusal zeka geliştirmek, dayanıklılıktan iletişime, motivasyondan stres yönetimine kadar pek çok olumlu özelliği teşvik eder, bunların hepsi kişisel, fiziksel, mesleki sağlık ve başarıyı elde etmede etkilidir.
Kaynak: https://www.psychreg.org/becoming-emotionally-intelligent/