Araştırmalar babanız tarafından reddedilmenin, anneniz tarafından reddedilmekten daha büyük ve uzun süreli duygusal hasara uğrattığını ortaya koyuyor.
Çocuklar için hem anne hem de baba tarafından reddedilmek travmayla sonuçlanırken, babalar genellikle daha fazla güce ve prestije sahip olduğundan çocuklar babaları tarafından reddedilmeyi daha zor karşılıyorlar.
Araştırmanın yazarlarından Profesör Ronald Rohner çalışma sonuçlarını şöyle özetliyor:
“Yarım asırlık uluslararası araştırmamızda, özellikle çocukluktaki baba tarafından reddedilme deneyimi gibi kişilik ve kişilik gelişimi üzerinde güçlü ve tutarlı bir etkiye sahip başka bir deneyim sınıfı bulamadık.
Dünyanın her yerinde çocuklar ve yetişkinler – ırk, kültür ve cinsiyet farklılıklarından bağımsız olarak – kendilerine ilgi gösteren ya da bağlılık hissettikleri kişiler tarafından reddedildiklerinde aynı şekilde tepki verme eğilimindedirler.”
Gerek tek bir ebeveyn tarafından gerek her ikisi tarafından reddedilmek çocukların karakteri üzerinde çok büyük bir etkiye sahip.
Bu çocuklar daha kaygılı ve güvensiz olma eğilimindeler.
Aynı zamanda daha düşmanca ve saldırgan olabiliyorlar.
Reddedilmenin acısı genellikle yetişkinlikte bu kişilerin başka insanlarla güçlü ve güvenli ilişkiler kurmalarını engelliyor.
Bu süreçte yaşanan duygusal acı da oldukça önemli. Araştırmalar duygusal acının beyinde fiziksel acıyla aktive olan yerleri etkilediğini gösteriyor.
Profesör Rohner insanların fiziksel acıdan farklı olarak reddedilmenin duygusal acısını yıllarca tekrar tekrar yaşayabileceğini ifade ediyor.
Sonuçlar 500’den fazla araştırmanın incelenmesiyle ortaya konulmuş ve çocukların davranışsal problemleri için basitçe anneyi suçlamanın ne kadar yanlış olduğunu vurguluyor.
Profesör Rohner’a göre:
“Anneler ve anneliğe yapılan büyük vurgu, annelerin çocukların davranış problemleri ve uyumsuzluklarını suçlama konusunda uygunsuz bir eğilime yol açmıştır; fakat babalar, bu gibi sorunların gelişiminde annelerden çok daha fazla etkili.”