Ebeveynler, çocukları için sadece en iyisini dilerler ancak bazen sevgileri ve aşırı korumacılıkları ile istemeden de olsa onları incitirler. Yetişkinler iyi niyetli olsalar bile, bazı eylemler çocukların kafalarının karışmasına ve dünyada nasıl davranmaları gerektiği konusunda emin olamamalarına neden olabilir.
Bu yazımızda ebeveynlerin iki yüzlü davrandıkları 11 durumu derledik.
1. “Sen yalan söyleyemezsin ama ben söyleyebilirim.”
Ebeveynler çocuklarına her zaman doğruyu söylemeyi ve davranışlarının sonuçlarını kabul etmeyi öğretir. Ancak bazen bu kuralı kendileri bozarlar. “Söylendiğinde hiçbir şeyi değiştirmeyecek” doğrular yerine söylediğiniz küçük yalanlar sizi çocuğunuzun gözünde iki yüzlü gösterir.
2. “Sen yalnız yatmalısın, ama ben değil.”
Ebeveynler, birlikte uyumanın çocukların bağımsızlığını bozduğuna inanabilirler, bu nedenle uyuyana kadar yanlarında yatmayı reddederler. Ama asıl soru şu ki, neden yetişkinler aynı odada uyurken çocuklar ayrı olmak zorunda? Bazı psikologlar, çocuğunuzun uykuya dalmasına yardımcı olmanın daha güçlü bir duygusal bağ oluşturmaya yardımcı olduğunu ve çocuğun zihinsel sağlığını iyileştirdiğini öne sürüyor.
3.“Ben ne zaman acıktığıma karar verebilirim ama sen veremezsin.”
Sağlıklı beslenme önemli olsa da hepimizin hala kendi tercihlerimiz var ve bazen belirli bir yemeği yemek istemiyoruz. Yetişkinler ister atıştırarak ister öğün atlayarak istedikleri zaman istediklerini yeme hakkına sahiptir. Ancak çocuklar bu lüksten yoksundurlar ve yetişkinler her zaman kendilerini takip etmese bile her zaman ebeveynlerinin kurallarına uymak zorundadırlar.
4.”Ben telefonuma bakarak saatler geçirebilirim ama sen yapamazsın.”
Ortalama olarak, insanlar dizüstü bilgisayarlarda, tabletlerde çalışmak ve TV izlemek bir yana, sadece telefonlarda günde 3 saatten fazla zaman harcıyorlar. Bir çocuğun ekran başında geçirdiği zamanı sınırlamak tamamen sağlıklı olsa da yetişkinler de kendilerine dikkat etmelidir.
5.”Ben üşüyebilirim ya da terleyebilirim ama sen değil.”
Bazı ebeveynler, çocuklarını hava durumuna göre giydirme konusunda aşırı korumacı olabilir. Çocuğun gerçekte nasıl hissettiğini dikkate almazlar ve genellikle kendi algılarına dayanarak varsayımlarda bulunurlar. Ancak bu, onlar için uygun olduğunda hava durumuna gerçekten uymayan kıyafet seçimleri yapmalarını engellemez.
6.“Paylaşmak zorundasın, ama ben değilim.”
Ebeveynler genellikle çocuklara oyuncaklarını paylaşmayı, uzlaşmayı ve onlar için hoş olmayan bazı durumlara katlanmayı öğretir. Ancak yetişkinler, tam tersine, çok sahiplenici, inatçı ve rahatlıklarından ödün vermeye isteksiz olabilirler. Çocuklar kendi ihtiyaçları ve görüşleri olan ayrı bireylerdir, bu nedenle sağlıklı sınırlar belirlemek ve onların görüşlerini dikkate almak önemlidir.
7.”Dediğimi hemen yapmalısın, ben değil.”
Ebeveynler, çocuğun o sırada ne yaptığına bakmaksızın, çocuklarının verilen komutları hemen yerine getirmesini bekler. Çocuğunuzun fikrini görmezden gelmek, onun isteklerinin ve fikirlerinin önemli olmadığını düşünmesine neden olabilir. Bu, çocuğunuzu disipline etmemekle ilgili değil, daha çok onlara ihtiyaç duyabilecekleri alanı vermekle ilgili.
8.“Duygularını umursamıyorum ama sen benimkileri umursamalısın.”
Çocukların duygularını tanıması ve yönetmesi zor olabilir, ancak bu duyguların içinde gezinmelerine yardımcı olmak ebeveynlerin görevidir. Çocukların duygularını görmezden gelmek veya onları belirli bir şekilde hissetmeleri için cezalandırmak işe yaramaz. Hele ki yetişkinler de zaman zaman duygusal ve “mantıksız” davranarak biraz stres atma eğilimindeyse.
9.“Her zaman daha iyi olmaya çalışmalısın, ama ben buna mecbur değilim.”
Ebeveynler, çocuklarının hayatta başarılı olmalarını ister ve onları çalışmaya ve yeni şeyler denemeye motive ederler. Çocuk sıkıldığında ya da motivasyonunu kaybettiğinde, ebeveyn bu bilgiye hayatlarında neden ihtiyaç duyabileceklerine dair sebepler bulur. Ancak çoğu zaman kendileriyle çelişirler, çocuklarına örnek teşkil etmezler ve söylediklerinin tam tersini yaparlar.
10.“Kendini ifade etmekten korkmamalısın ama ben korkuyorum.”
Yetişkinler genellikle çocuklarını kendilerinin en iyi versiyonları olarak görürler, bu yüzden onları yapmaktan korktukları şeyleri yapmaya iterler. Çocuğu gerçek benlikleri olmaya teşvik etmek önemli olsa da sorun, ebeveynlerin bazen çocuklarına dünyanın nasıl çalıştığını açıklamadan ve benzer bir durumda neler bekleyebileceklerini örnek olarak göstermeden çocuklarından çok fazla şey beklemesidir.
11.”Seni rahatsız eden şeyler için endişelenmemelisin, ama ben endişeleniyorum.”
Ebeveynler, özellikle bir şeyi gerçekten değiştiremiyorlarsa veya bir durumu etkileyemiyorlarsa, çocuklarının mutlu ve endişesiz olmalarını isterler. Ancak çocukların duygularını bastırmamaları veya sorunlarının paylaşılacak kadar önemli olmadığını düşünmemeleri için sorunları hakkında konuşmaları gerekir.